12 Nisan 2012 Perşembe

Baldan bala..

                                              
Son birkaç aydır tam anlamda bir reklam bombardımanı yaşamıştık  hatırlarsanız. Hangi TV kanalını açsak ekranda yapmacık tebessümüyle genç bir adamın "gel vatandaş gel, 5 kavanoz 100 lira, poleni de bedava" diyen cümlelerini izliyorduk.
Başlarda ilginç gelmişti izlemek. Hatta ne yalan söyleyeyim kendi adıma "helal olsun adama, gencecik yaşında ..... markasına rest çekiyor!" bile demiştim itiraf ediyorum..

Balla aram yoktur. Evde ilaç niyetine bulunsun diye bir kavanoz bal alınır, o da akla geldiğinde veya gripal enfeksiyon zamanlarında tüketilir ancak. Bu nedenle kampanya ne kadar cazip görünse de alıcı gözüyle bakma gereği duymadım..
Yakın çevremde alan birkaç kişi oldu. Yorumları da genelde fiyat avantajı üzerinde yoğunlaşsalar da müsbetti. Bir tek bir Ankara yolculuğunda YHT yol arkadaşım olan yaşlı bir amcam rutin dışı bir görüş bildirdi :
- Çocuklar ısmarlamış. Teneke kutusu güzel, kavanozu güzel. Ama içindeki bal değil yeğenim. Bu balsa ben balı bilmemişim bu yaşa kadar!

Sonrasında internet ortamında tartışmalar yoğunlaştı. Tarım Bakanlığı araştırma yapıldığını belirtti ve beklenen açıklamayı yaptı..



Bu açıklama sonrası konunun güncelliği daha da arttı.
Sözkonusu ballardan sipariş verenler "neden zamanında tahliller yapılmadı, bizim kazıklanmamıza ve sağlıksız bal tüketimine neden izin verildi?" şikayetinde..
"Taklit ve tağşiş" bal ürettiği söylenen markalar masum olduklarını, asıl suçlunun piyasada şu an en bilinen marka olduğunu iddia ediyor. Hatta bu markanın perde arkasından Tarım Bakanlığı'nı da etkilediğini, kendilerine reklam yasağı getirilirken bu markanın reklam bombardımanı yaptığını, ayrıca yetkililerin "marketlerdeki ballar temiz" açıklaması yaparak haksız rekabete alet olduğunu söylemekten de geri kalmıyorlar.
Şu ana kadar milyonlarca kavanoz bal satıldı zaten.. Şu saatten sonra hiç satış yapmasalar bile bu markaların maddi zararı çok fazla olmayacaktır.
Bu "taklit ve tağşişi ifşa" hareketinden sonra en çok üzülenler bal reklamlarının yayınlandığı medya kuruluşları ve balları müşteriye ulaştıran kargo şirketleri olacaktır.
Bir de bu polemiklerden ve kılıç kalkan oyunlarından sonra ülkemiz bal tüketimi mutlaka azalacaktır.
Çünkü kendi adıma en güvenilir bal markası bile karşıma çıksa şüphe duyacağım.. Ve benimle aynı ruh haliyle olaya yaklaşacak insanların çoğunlukta olduğu ülkeye de Türkiye deniyor :)

Sağlıklı günler..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumunuz için teşekkürler..